BASIN BÜLTENLERİ

TÜROB Geleneksel Öğle Yemeği gerçekleşti...


TÜROB Geleneksel Öğle Yemeği
27 Temmuz 2017
HOLIDAY INN AIRPORT

Değerli Misafirler,
Kıymetli Üyelerimiz,
Muhterem Konuklarımız ve Değerli Basın Mensupları,
TÜROB Geleneksel Öğle Yemeği’ne hoş geldiniz.

Öncelikle, Sayın Numan Kurtulmuş’un yeni Kültür ve Turizm Bakanımız olarak atanmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Sektör olarak zorlu bir dönemden geçtiğimiz bu süreçte kabine değişikliğinin de hayırlı olmasını diliyoruz. Sayın Kurtulmuş’un deneyimli bir siyasetçi olarak özel sektör ile el ele sektörün sorunlarına eğileceğine ve olumlu adımlar atacağına inanıyoruz.
Bu vesile ile Sektörümüze önemli katkıları bulunan Sayın Nabi Avcı’ya da teşekkür ederiz.

Bakanımız ile dün Antalya’da bir araya geldik ve turizm sektörünün dününü, bugününü aktardık ve yarınına ilişkin beklenti ve öngörülerimizi anlatmaya çalıştık. Gündem başlıklarımızı birazdan sizlerle de paylaşacağım, Yeni Bakanımız ile hızlı ve verimli bir yol alabilmeyi ümit ediyoruz.


Yakın zamanda birinci yılını geride bıraktığımız 15 Temmuz menfur darbe girişiminde, Türkiye'nin en büyük kazanımı olan Demokrasiye, tüm kesimler tarafından sahip çıkılmış ve bu girişim boşa çıkartılmıştır. Turizm Sektörü temsilcileri olarak, Demokrasiye yönelik her türlü müdahalenin ve anayasal kurumlara karşı girişilen bu tür eylemlerin her zaman karşısında yer aldığımızı bir kez daha belirtmek istiyorum.

Değerli Misafirler,

2017 yılının ilk yarısını geride bıraktık. Geçen yıla göre daha pozitif bir dönem içerisinde olduğumuz söylemek yanlış olmaz. Ülke genelindeki kaygı ve tedirginlik azaldıkça, turizme olan direk yansımaları da fark ediyoruz.

Pozitif yansımalar var dedik, ama arzu ettiğimiz günleri maalesef henüz yakalayamadık. Durma noktasına gelen ya da oldukça düşüş gösteren kaynak pazarlarımız, özellikle iş ve kongre turizmindeki kayıp ve tabii ki, dolulukların artmasına rağmen gelirlerimizin azalması iş hacmimize ilişkin öncelikli sıkıntılarımız.

Hızlı yaşanan düşüşlerin, çıkışları ne yazık ki aynı hızla olamıyor. Bunun bilincindeyiz. Ancak, yaşanan sıkıntılar tüm ekonomiye ve sosyal hayata etki edince, doğal olarak biz turizmcilerin de stresi ve beklentileri artıyor.

Bu noktada iki temel segmente dikkat çekmek istiyorum. Kongre ve kruvaziyer turizmindeki gelişme sektörümüzü eski günlerine döndürmeye yardımcı olacaktır. Bu konuda, ana pazarımız konumundaki Avrupa’ya, özel önem verilmelidir. Avrupa’dan ülkemize gelen turist sayısı artmadığı durumda, Ortadoğu ve Rusya’dan kaydedilecek artışların aradaki farkı kapatması mümkün değildir.

Kongre turizminde son 10 yıldaki atağıyla dünya markası haline gelen Türkiye ve İstanbul, 2016 yılında sıralamada gerilere düştü. ICCA rakamları, Türkiye’nin 2016 yılında bu alandaki büyük kaybını net bir şekilde ortaya koydu. ICCA Raporuna göre, 2016 yılı itibariyle Türkiye ilk 20’deki, İstanbul ise ilk 10’daki yerlerini kaybetti. Türkiye ve İstanbul 2016 yılında ilk 50 içinde de yer bulamadı. Sıralamada yeniden eski seviyeye dönmemiz, hiçbir olumsuzluk olmaması durumunda en az 3-4 yıl sürer. Çünkü uluslararası bir kongre bugünden yarına alınmıyor. Kongre turizmi, kısa vade değil, uzun vadeli planlama gerektiriyor. 2021-2022 yıllarında gerçekleşecek bir kongreye şimdiden teklifler alınıyor, kongre yapılacak merkez açıklanıyor.

Kongre Turizmi için verilen tekliflerde, tercih edilebilir olmak için, Ülkemizin şu şartlarda ihtiyaç duyduğu en önemli farklılık, KDV muafiyeti uygulaması olarak öne çıkmakta, ancak bu yönde ülkemizde bir düzenleme bulunmamaktadır.

Kongre Turizmi için ülkemize gelmesi talep edilen dernek/şirket veya kurumların, kongre harcamalarının (kongre merkezi, konaklama, aracılık hizmetleri gibi) KDV’den muaf olması tercih sebebi olmaktadır. Türkiye bu yönde yaşanan daralmayı KDV muafiyeti uygulaması ile aşabilir.

Bununla beraber, Türkiye’de son 15 yılda çok önemli atak yapan kruvaziyer turizmi de ağır darbe aldı. Birçok uluslararası cruise şirketi, 800’den fazla gemi rotalarından Türkiye’yi çıkardı. Ancak bu sektörde en büyük darbeyi, en büyük potansiyeli olan İstanbul aldı. Neredeyse artık gemi gelmiyor. 2015 yılında uğrayan gemi sayısı 345 iken, 2016 yılında 56’ya düştü. Gelen yolcu sayısı ise 600 binden, 44 bine geriledi. Salı Pazarı’ndaki inşaatın, limanı kapatmasının da etkisiyle İstanbul, kruvaziyer turizminden neredeyse tamamen çıktı. İstanbul’un bu sektördeki potansiyelini kullanabilmesi için acilen limana ihtiyacı var.
Bununla beraber, Birliğimizin kruvaziyer turizmi için önemli bir girişimde bulunarak, Bakanlığımız ile çalışmalara başladığını belirtmek isterim.
Ukrayna ve Rusya’daki fuarlarda yaptığımız ikili görüşmelerde Karadeniz’de Odessa- İstanbul ve Soçi-İstanbul parkurlarında kuruvaziyer turlarının başlatılması için iki ülke tarafından çalışma yapılması karşılıklı olarak değerlendirilmiştir. Konuya ilişkin süreç Bakanlığımız ve Birliğimizce takip edilmektedir. Umuyoruz ki en kısa sürede olumlu neticeler alacağız.

TÜROB olarak, etkin tanıtım ve pazarlama çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2017’nin ilk döneminde, Avrupa, Amerika ve Ortadoğu destinasyonlarından 1.000 üzerinde basın mensubu, turizm profesyoneli, bloggerı İstanbul’da üyelerimizin destekleriyle ağırladık. Yurtdışında katıldığımız 30’un üzerinde uluslararası fuar dışında, özellikle yakın coğrafyada komşu ülkelere heyet ziyaretleri düzenlemeye başladık.

Bu kapsamda, Kuzey Yunanistan Ticaret Odası daveti ile geçtiğimiz hafta Selanik’e gittik. Ortak çalışmalar ve temasların artırılması ile Yunanistan'dan ülkemize olan turist akışının eski günlerine dönmesini hedefliyoruz. Hedefimiz kısa sürede Yunanistan’dan gelen turist sayısını 1 milyona çıkarmak. Yunan turistler ağırlıklı İstanbul’a gelirken, tanıtımlarda İstanbul’un yanı sıra Türkiye'nin Yunan pazarında Bursa, Trabzon, Çanakkale, İzmir, Eskişehir ve Kayseri gibi destinasyonlarını da ön plana çıkaracağız. Bunun için de ortak tanıtım çalışmaları ve etkinlikler yapılması kararı alındı. Türkiye ile iş yapma konusunda çok istekliler. En kısa süre içinde bir workshop çalışması yapacağız. Tanıtımlara başlayacağız. Daha önce dile getirdiğimiz bir öneriyi tekrar hatırlatmak istiyorum. Uçaklara verilen yakıt desteği benzeri bir teşvik uygulamasının, Türkiye’ye Başta Yunanistan olmak üzere komşu ülkelerden otobüsle yapılacak turistik turlarda talebi artıracağını düşünmekteyiz.

Sayın Bakanımız ve bürokratlarımıza iletmiş olduğumuz tüm raporlarımızda ve birebir görüşmelerimizde, Sektörümüzü ve istihdamı koruyup, rekabet koşulları çerçevesinde mücadele edilmesini sağlayacak gerekli tedbirlerin alınması konusunun, Turizm sektörünün doğrudan ve dolaylı etkileri gözlemlendiğinde, aslında, Ülke ekonomisi için hayati önem taşıdığını vurguladık.

Bu yöndeki en önemli girişimin, Kültür ve Turizm Bakanlığının “Ekonomi Koordinasyon Kurulu'na” alınması olacağı fikrindeyiz. Bununla beraber, Turizm Sektöründen Sayın Cumhurbaşkanımızın uygun göreceği bir profesyonelin, Cumhurbaşkanlığı Danışmanlığı görevine getirilmesi sektördeki gelişmelerin doğrudan takip edilmesine ve planlamasına katkı sağlayacaktır.

Turizm Sektörünün hak ettiği ivmeyi kazanması, Ülkemize maksimum fayda getirmesi ve sürdürülebilirliği için Birliğimizin, Hükümetimizden beklentilerini 10 madde ile aktarmak istiyorum;
1. Tahakkuk eden / edecek SGK ve Muhtasar ödemelerinin 01.01.2019 tarihine kadar faizsiz olarak ertelenmesi, ödemelerin takip eden yıldan itibaren yapılandırılması sağlanmalıdır.
2. Telif Hakları Kanun Tasarısı Taslağı”nda;
*Tüm hakları kapsayan tek muhataplık ve tek ödeme sisteminin (havuz sistemi) getirilmesi,

*Otel odalarının, radyo ve TV yayınlarının izlenmesi açısından girişi ücretli umuma açık mahal olmadığının kabul edilmesi, başta olmak üzere Sektörümüzün beklentileri doğrultusunda düzenleme yapılmalıdır.

3. Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli 1.Sınıf lokantalar, 3,4,5 yıldızlı oteller ile Tatil Köylerinin lokantalarında KDV oranı yeniden %18’den %8’e düşürülmelidir.

4. Yurtdışı online rezervasyon sitelerinin komisyonları için ödenen KDV %8’e düşürülmelidir ve Booking.com sitesinin erişim engeli konusu Bakanlığımız tarafından çözüme kavuşturulmalıdır.

5.Turizm yatırımlarının sürdürülebilir olarak planlanması için “Yatırım İzleme Kurulu” oluşturulmalı, “Yatırım Teşvik Sistemi” revize edilmelidir.

6.Konaklama İşletmelerinin Çevre mevzuatından kaynaklı sorunları çözüme kavuşturulmalıdır

7.Sektörümüzde yaşanan olumsuz gelişmelerin tüm ülkeyi etkilediği göz önüne alınarak, açıklanan / açıklanacak desteklerin coğrafi bölge belirtilmeksizin tüm ülkemizi kapsaması önemli ve gereklidir. Uçaklara uygulanan teşvik sistemi ülkemize otobüsle turist getiren acentalara da sağlanmalıdır.

8. Sektörümüzün içerisinden geçtiği zorlu süreç ve bu süreçte sağlanan kısmi kamu desteklerinin yetersizliği dikkate alınarak, 2634 sayılı Kanun’un halen yürürlükte olan 16. Maddesinde yer alan “Elektrik, Su, Doğalgaz”ın en düşük birim bedelden ödenmesi EMREDİCİ KURALI en kısa süre içerisinde yeniden hayata geçirilmelidir.

9. 2018 Yılı Çin’de “Türkiye Turizm Yılı” olarak kutlanacaktır. Çin’in ülkemiz ve dünya turizminde taşıdığı önem dikkate alınarak, pazara yönelik bu fırsatın değerlendirilebilmesi için söz konusu yılda yapılacak etkinliklerin Sektör Örgütleri işbirliği ile koordineli olarak planlanması hayati önem taşımaktadır. Bu konuda, Bakanlığımız ile temas kurduk, geçen hafta Ankara’da bir toplantı düzenlendi ve yapılacaklar üzerinde çalışmaya başladık.

10. Sektörümüzün uzun yıllardır çözüm bekleyen önemli sorunlarından olan “Konaklama İşletmelerinin İhracatçı Sayılması” konusunda, gerek 2634 sayılı Kanun, gerekse Bakanlar Kurulu Kararlarına karşın, sektörümüzde faaliyet gösteren konaklama işletmelerinin, diğer ihracatçılar için sağlanan teşviklerin çok az bir bölümünden faydalandırılmaktadır. Sektörümüzün, küresel rekabet ve ülke ekonomisine sağladığı katkılar dikkate alınarak, “Hizmet İhracı” kapsamında Ekonomi Bakanlığı nezdinde “İhracatçı” diğer sektörlere sağlanan desteklerden faydalandırılmasını bekliyoruz.

Bu beklentilerimizi kapsamlı bir şekilde dün ki toplantımızda Sayın Bakanımız ile de paylaştık. Kısa sürede kalıcı çözümler üretebilmeyi hedefliyoruz.

Değerli Misafirler,

Sizlere önemli bir gelişmeden daha bahsetmek istiyorum. Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından açıklandığı üzere, 2018 yılı arsa, arazi, bina asgari birim değerlerinin, Takdir Komisyonlarınca tespit edildiği, ilgili Ticaret Odaları, Köy, Mahalle Muhtarlıklarına gönderildiği, Muhtarlıklarca askıya çıkarıldığı öğrenilmiştir. Takdir Komisyonu tarafından belirlenen değerler doğrultusunda, 2018'deki Emlak Vergisi matrahları belirlenecek ve 2019 ve izleyen yıllarda yeniden değerleme oranının yarısı kadar artacak. Bu artışın %800’lere varan yüksek oranlarda olacağı görülmekte. Konuyla ilgili sizlere Genelgeler yaptık, lütfen Hukuk Müşavirliğimizden ve Merkez Ofisimizden bu konuda bilgi alınız.

Üyelerimizin ilgili Muhtarlıklardan kendilerine uygulanacak değerleri ve askıya çıkma tarihlerini öğrenerek, yasal süresi içerisinde ilgili Belediyeye karşı Vergi Mahkemelerinde dava açmaları öneriyoruz.


Son olarak, Birliğimizin Eğitim alanında da çalışmalarını devam ettirdiğini, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı ile özel bir protokol sürecinde olduğumuzu paylaşmak isterim. Turizm Öğrencilerinin eğitim ve istihdamına yönelik özel projelerimiz olacak. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bir yetkilimiz de bugün bizlerle birlikte, kendilerine katılımları için teşekkür ediyorum.

Aktarılacak, anlatacak, paylaşacak çok şey var, ancak uzun bir süre sonra bir araya gelmişken, konuşmamda en öncelikli konulara değinmek istedim. Birliğimizin tüm çalışmalarını web sayfamız, sosyal medya kanallarımız ve email servislerimiz aracılığıyla takip edebilir, Merkez Ofisimiz ile her zaman iletişime geçebilirsiniz.

TÜROB olarak her zaman göreve hazırız, her zaman Ülkemiz için ve turizm için tüm imkanlarımızı seferber etmekteyiz. Bu süreçte bizlerin yanında olan tüm üyelerimize teşekkür ediyorum.

Konuşmamı noktalandırırken, desteklerini bizden esirgemeyen kurumsal sponsorlarımız Ecolab ve Boyut Yayın Grubuna;

Bu güzel ve değerli ev sahipliğinden ötürü, Bozatlı International Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Zeynep Nili Bozatlı Bakır ve Holiday Inn İstanbul Airport Genel Müdürü Sayın Evren Tolgay hanımefendiye ve değerli ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.